Akıl, kalp ve göz arka arkaya dizildiğinde hayat bulur ve bir anlam yaratır. Karanlığa kızmak yerine br mum yakmayı başarmalıyız. Unutma bu hayatta en cesur insan önce kendi eksikliklerinin farkına varabilendir.

Hayat bir akış ve sen de bu akışın bir parçası isen burada önemli olan şey seni bu akıştan alıkoyan engelleri keşfetmektir. İçine dön ve sor! şu an gerçekten yapman gereken için ihtiyacın olan ne? Başarı yolun sonu değil yolun kendisidir, sonuç olarak hayat bir yol ve bu yol uzun, unutma bu yolu birlikte aydınlatabiliriz. Öyleyse hepimiz başaranlardan olmak için bu projede olmalıyız.

Mevla’nın dediği gibi; ‘Bir mum, başka bir mumu tutuşturduğunda kendi ışığından hiçbir şey kaybetmez. Tam aksine karanlıkların
aydınlanmasına vesile olur’

Bazen nereden başlayacağımız konusunda takılır kalırız. Çeşitli yöntemler kullanır araştırırız. Kitap okur internette dolaşırız. Sonuçta bir sürece başlar ve bir liste çıkar karşımıza. Duruş, karakter, davranış, hırs, korkular, kaçtıklarımız, inançlarımız, olmasını istediklerimiz, olanlar, olmayanlar, gerçekler, aslında bizim öyle olmasını isteyip gerçekte hayali yansıttıklarımız şeklinde uzayıp giden içeriklere sahip bir liste.

Bu liste aslında insanın kendi gerçekleriyle yüzleşme listesidir

Olumlu düşünmek ve inanmak. Hiçbir zaman umutsuz olmamak. Umutsuzluk yapabileceğimiz en büyük hatadır. Süreci doğru yürütmek istiyorsak; umutsuzluk kelimesini belkide hayatımızdan tamamen çıkartmalıyız. Çünkü bu kelime bizim tüm motivasyonumuzu sarsarak, bu zamana kadar yaptığımız tüm uğraşlarımızı boşa çıkaracaktır. Biz inandık, azimle inancımızı ve motivasyonumuzu yüksek tutmaya. Algılarımız açık, etrafımızdaki güzelliklerle birlikte bu süreçte kattığımız yeni zenginlikleri yakalamak için bu projede olmalıyız.

Çünkü inaniyoruz ki! Bir fotoğraf bir hayatı değiştirebilir…